İnceleme: Batiste Kuru Şampuan Çeşitleri



Kozmetik sektöründe güzel olmayı "daha kısa zamanda" ve "daha az çaba ile" sağlayabilen ürünler kapış kapış satılıyor. Özellikle modern hayatın getirdiği zamansızlık kavramı ile başa çıkmamızda yardımcı olan kuru şampuanlar, bu ürünlerden sadece biri.

Su gerektirmeden kullanılan kuru şampuanlar, sadece birkaç dakika içerisinde tazelenmiş bir görünüm sunuyor ve günü kahramanca kurtarıyor. Gün geçtikçe farklı markalarda kuru şampuanlar piyasadaki yerini alsa da, bugün neredeyse herkesin favorisi olan farklı çeşitleriyle raflarda gördüğümüz Batiste kuru şampuanlardan bahsedeceğim.



Saç tipim normal olduğu için saçlarımı her gün yıkama ihtiyacı hissetmesem de, yıkamadan sonraki ilerleyen günlerde saçlarımın hacimli duruşu yerini sönük bir görüntüye bırakıyor. Böyle durumlarda kuru şampuanlar, istediğim tazeliği ve hacmi sağlama konusunda elimin gittiği ürün oluyor.

Fazla yağı emen, saçlara hacim veren ve mis gibi kokusuyla kuru şampuanlar içerisindeki favorim yıllardır Batiste. Elbette farklı çeşitleri ile benzersiz ambalaj tasarımına sahip olmasını da unutmamak gerekiyor.

Uygulama kısmına gelirsek, tek yapmam gereken şişeyi çalkaladıktan sonra saçlarımı kısımlara ayırarak 20 - 30 cm uzaklıktan sıkıp parmaklarımla masaj yaparak dağıtmak. Bu kadar basit!

İpucu: Batiste kuru şampuanları sabah değil, uyumadan önce kullanıyorum. Böylece sabahları daha doğal ve yumuşak bir görüntü elde ediyorum.



Şu sıralar Paris ve Hamburg seyahatlerim sırasında aldığım altı farklı çeşit Batiste kuru şampuanı deneme fırsatı buldum. Kısaca kokularından bahsetmem gerekirse;

Blush floral & feminin: Hafif pudralı - çiçeksi 
Marrakech douceur orientale: Aromatik - çiçeksi yaz kokusu
Floral bright & lively: Yaza uygun parlak çiçekler
Sweetie sweet & delicious: Ahududu ve vanilya şekerli
Oriental pretty & opulent: Elma, yasemin ve sandal ağacı ile egzotik bir koku
Brit fier & authentique: Çok hafif, taze limonlu bir koku

Her birinin kokusunu ayrı ayrı seviyorum. Oldukça kalıcı olan kokuları sebebiyle saç parfümümün markasını soranlar da oluyor.



Şu an için ülkemizde bahsettiklerim arasında sadece Blush çeşidi satılıyor olsa da, diğerlerinin de yakın zamanda gelmesini ümit ediyorum.

Burada bahsettiklerimin dışında;
Cherry, Original ve XXL Volume çeşitlerini denedim. Cherry, çiçek kokularından hoşlanmayanlar için güzel bir seçenek. Original, limonsu tazeleyici kokusunun yanı sıra, bahsettiğim diğer kuru şampuanlara göre daha yoğun pudralı yapıya sahip. XXL Volume ise hacim verirken saçları sert tutması ile sadece bir kuru şampuan değil aynı zamanda saç spreyi özelliğine sahip. Kuru şampuanların saçları sertleştirmesinden şikayetçiyseniz, Original ve XXL Volume uzak durmanız gereken Batiste kuru şampuanlardan.

Ancak şunu unutmamak gerekir ki, kuru şampuan saçları yıkamanın yerine geçmez. İki yıkamanın arasındaki süreyi uzatır ve yıkamadan önceki gün saçları şapkaların ardına gizlemenizi engeller ki bunun nasıl hayat kurtarıcı bir sihir olduğunu biliyorsunuz!

Sonuç olarak Batiste kuru şampuanlar, benim için olmazsa olmaz "holy grail" ürünlerimden.

   Hepinize güzel saçlı günler! Bir sonraki yazıya kadar kendinize cici bakın!

2 yorum:

  1. Ben de XXL, Original ve sayende Sweetie çeşitlerini denedim. Original olandan çok fazla beyazlık bıraktığı için hoşlanmadım. Sweetie hem koku, hem de beyazlık açısından çok daha iyi Original'a göre. Ama yine de beyazlık kısmı beni hala zorluyor. Belki ben de yatmadan önce kullanmayı deneyebilirim :) XXL ise hiç sevmediğim çeşidi oldu. Ben de kuru şampuanlarda bir miktar doku arayanlardanım; ama, bu çeşidi benim saçlarımı aşırı sertleştirdi; günü kurtarmak yerine, saçlarımı hemen yıkama hissiyatı yarattı.
    Kendi deneyimlerimi bir yana bırakırsak, çok şeker bir yazı olmuş. Ellerine sağlık! Aslında keşke ben de ambalajlarını atmasaymışım da "denediğim tüm kuru şampuanlar" diye yazı yazsaymışım :) Çok sevgiler!!!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben kuru şampuanlarda en doğal sonucu uyumadan önce kullandığımda elde ettim Başakçım, bir de öyle dene istersen. Aslında ben de bitirdiklerimin hepsini atıyorum. Bunlar benim Paris ve Hamburg 'dan getirdiğim yedeklerim. :)

      Sil